
İzmir’de dijital yatırımlar son 10 yıl içinde geniş bant ve internet/yazılım teknolojilerindeki gelişmeyle beraber ivme kazandı. Bölgede hızlı bir şekilde yüksek profilli ve katma değerli çözümlerin olduğu bir eko-sisteme doğru geçiş gözlemliyoruz. Bir başka deyişle bölgeye yatırım yapan start-up’lar, mühendislik ve inovasyonun ön planda olduğu projelere odaklanıyorlar. Bu eğilimi hızlandıran bir diğer faktör de global pandemi oldu. Bunun bir diğer göstergesi de İzmir’de faaliyet gösteren 4 farklı teknoparkın halen büyüme sürecine devam ediyor olması.
Bilişim Sanayicileri Derneği’nin (TÜBİSAD) “Bilgi ve İletişim Teknolojileri Sektörü 2020 Yılı Pazar Verileri ve Trendleri” raporuna göre dijital sektörün toplam istihdamı %7’lik büyüme ile 2020 yılında 158 bine ulaştı. Dijital sektördeki istihdam verileri gelişme gösterirken, istihdamın niteliğinde de radikal değişimler gözlemlemeye başladık. İlk olarak bu değişimlerin istihdamda tersine göç olarak adlandırılan olguyu tetiklediğini hemen not etmemiz gerekiyor. İzmir’in köklü bilişim firmalarından Univera’nın CEO’su Cüneyt Ersin’e göre tersine göçü iki boyutuyla yaşıyoruz: “İlki yazılım mühendislerinin farklı ülkelere taşınarak, oradaki iş fırsatlarını değerlendirmeye başlamaları. İngiltere, İrlanda, Hollanda ve Almanya bu noktada hemen sayabileceğimiz isimler. Tersine istihdamın diğer boyutu ise yazılımcıların ülkeden ayrılmaksızın, bulundukları lokasyonlarda yabancı ülke firmaları için çalışıyor olmaları.”
Veripark İzmir Bölge Yöneticilerinden Çağatay Şahin, bu olguyu “İstihdamın Küreselleşmesi” olarak tanımlıyor ve ekliyor: “Küresel bir yazılım firması olarak İzmir Bölge’de de faaliyet gösteriyoruz ancak artık yalnızca İzmir’deki teknoloji firmaları ile rekabet etmiyoruz.
Dijital işgücü pazarı mekandan ve zamandan bağımsız hale gelmiş durumda.” Şahin’e göre, “Pandemi süreciyle dijital işgücü pazarında oyunun kuralları tamamıyla değişti. Pandemi öncesinde sıkça tartışılan uzaktan çalışma olgusu, hayatımızın merkezine yerleşti. VeriPark, Türkiye’de uzaktan çalışmaya geçiş yapmış ilk teknoloji firmalarından biri oldu.” Şahin, bu kararı almak için temelde 2 parametreyi detaylı incelediklerini ifade ediyor: “Projelerimizin iş çıktıları ve çalışanlarımızın beklentileri. Her iki parametre de, -iş çıktısı ve çalışan motivasyonu- pozitif işaretler verince tamamıyla
uzaktan çalışmaya geçiş kararı aldık.”
Bir diğer eğilim ise freelance kadrolara ilginin artması. Şahin’in “İstihdamın Küreselleşmesi” diye nitelendirdiği olgu freelance çalışmalarda da kendisini gösteriyor. Bir proje grubunun bileşenleri, farklı ülkelerde çalışan freelance kadrolardan oluşuyor. Bu noktada dijital çözümlere olan talebin arttığı, fakat işgücü arzının sınırlı/rekabetçi olduğu bir ortamda işverenler maliyet baskısını yönetmekte zorluk çekiyor. Yazımızın bu ilk bölümünde sektördeki istihdam eğilimlerine değindik. Takip eden sayımızda bu eğilimleri yönetebilmek adına neler yapılabileceğine ilişkin sektör temsilcilerinin görüşlerine yer vermeye devam edeceğiz.
Dünya Gazetesi / Ege Eki